14 Nisan 2014 Pazartesi

Tanrılar okulu


Büyük ve kalın bir kitaptır.
Kitabın ilk sayfalarından itibaren müthiş bir hikaye vardı.
Nasıl anlatılır ama bir adamın rüya ile uyanıklık arasında yanına biri gelir adı dreamardır. e o kişiyi bedeninde yukarı kalıdrarak onu kendi anılarına götürür. ve uzaktan kendini izletir.

Hikaye güzeldi. ama ortlarına doğru çok fazla sıkıldım. daha doğrusu artık çık fazla felsefik bir hal almaya başlamıştı. bu kötü olduğu anlamına gelmez aslında. sadece benim ilgi alanımın dışına çıktı ve sonlara doğru okumayı bıraktım.

İlginç bir kitap okumak isteyenlere önerilir.
çoğu zaman tamamlasa mıydım diye rafta baktığım bir kitap


içinden birkaç yazı:
* bu kitap harika bir kaçış kitabıdır

*Kendimi alt etmek zorunda kaldım

*sınırları evrene uzanan bir okul hayal ettim

*Bireysel bir devrim düşledim

*yıllardır uyutularak kabullenmeye zorlandığım durumum, anestezi etkisinin aniden dağılmaya başlamasıyla ilişkimizin ne denli anlamsız olduğunu ve ruhumun yıllarca nasıl bir acıya maruz kaldığını  fark ettim

*bağımlı olmak, istem dışı bile olsa, her zaman kişisel bie seçimdir. Hiç kimse veya hiçbirşey, seni bağımlı olmaya zorlayamaz, ancak bunu sen yaparsın

*sana dayatılan sahte uykundan uyanmanın zamanı geldi

*Her insan yeniden doğmadan önce mutlaka " ölmelidir"

*Ölmek kişinin vizyonunu  bütünüyle altüst etmesidir.

*Hayatımı düzeltmak ne kadar alacak?
 En azından, becerisizlikle harcadığın yılların kadar uzun bir zaman alacaktır

*kendini gözlemleme kendini düzeltmedir

* Düşüncelerin ve duyguların suç ortaklığı...

* Bir kişi yaşamındaki olayları değil, yalnızca onları göğüsleme biçmini değitirebilir.

* Yaşantında her şey tekrar ediyor... Aynı olaylar defalarca aynı şekilde yaşanıyor, çünkü onları değişmek istemiyorsun. Yine şikayet ediyor, yine dünyayı suçluyor ve yine dışarıdan birilerini seni incittiğine ya da sana felaket getirdiğine inanıyorsun.

* Zamanın bu döngüsüne sıkışıp kalmış bir kişinin gerçek bir geleceği olamaz;
  yalnızca tekrar tekrar yaşadığı bir geçmişi olur.

* iyileşme yüreğin derinliklerinden gelir

* Yaşantının tavan arasına, yani onun en karanlık köşelerine girmek üzereyiz dedi. şimdi biraz temizlik ve yüklerdenn kurtulma zamanı

* Tüketmem gereken herşeyi tüketmiştim; sözcükler, anılar, gözyaşları...

*Değişmek için seni programlayan düzenle mücadele etmen gerekecek!
 Tüm bakış açılarını tepetaklak edeceksin. Ancak bu şekilde ve uzun bir çalışmayla kaderini değiştirebilirsin.

* bir azizlede karşılaşsa hırsızın gözü daima onun cebinde olacaktır.

* dünya tozdur. Öyleyse üfle gitsin

*Benzer benzerini çeker, Ölüm ölümü çeker ve yaşama sarılmış kişilere dokunamaz

* Hep aynı olaylarla karşılaşıyorsun, çünkü sende hiçbirşey değişmiyor.
   benzer benzeri çeker.

*Düşüncelerimiz  kaderimizdir.
  Düşüncelerimizin kalitesi yükseldikçe yaşam kalitemiz de yükselir

*Evren olduğu haliyle mükemmeldir. Değişmesi gereken yalnızca sensin!

*Anlamamak, herhangi bir durumda o olayın başımıza tekrar tekrar geleceğin belirtisidir.

* Kendini gözlemlemek kendini düzeltmektir.

*Eğer geçmişin şimdi tam şu an olduğunu bilmiyorsan geçmişi değiştiremezsin

* Kendini aşmak kadar kutsal bir savaş yoktur; kendi sınırlarını aşmak kadar büyük bir zafer yoktur

* savaş alanı senin bedenindir

*Başkalarına ve başkalarının yargılarına bağımlı olmaktan kötüsü yoktur.

* dünya sen böyle olduğun için böyledir

.......

ve son satır:
düşle düşle düşle... düş kurmayı asla bırakma. Gerçekler ardından gelecektir...















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder