24 Aralık 2010 Cuma

KENZÜL ARŞ


İlk dua kaydıma kenzül arş tan başlıyorum. Allah ın isimleri,peygamber, melekler, kitapların isimlerinin geçtiği  çok güzel bir dua.  bol bol okunmasını tavsiye ediyorum.

Kenzül Arş Duasının Fazileti Ve Arapça - Türkçe Okunuşu - manası...

Peygamberimiz Hz. Muhammed(s.a.v)den rivayet edilmistir.Söyle buyuruyor......

-Cebrail bana dediki:"Ey Muhammed,kim ömründe bir kere bu duayi okursa,Allah´ü Teala onu,kiyamet gününde yüzü ayin ondördü gibi parlak hasreder.
Hatta bütün insanlar onu,bir peygamber veya melek sanirlar.

Ben ve sen onun kabrinin üzerinde dururuz.
Ona hesapsiz ve azapsiz,üzerine binip Cennete girmesi icin Cennetten bir Burak getirilir.
Sirat köprüsünden simsek gibi gecer.
Onun günahi denizlerden suyundan,yagmurlarin damlasindan,agaclarin yapraklarindan,kumlarin adedinden,taslardan daha fazla olsa bile,kendisine kabul olunmus(nafile)hac ve bin umre sevabi yazar.

Korkan kimse olursa,Allah onu onu korktugundan emin kilar.
Susayan kimse okursa,Allah onun susuzlugunu giderir.
Ac olan okursa,giyindirir,hasta okursa sifa verir,hastanin üzerine okunursa,hastaligindan kurtulur,dünya veyahut ahiret ihtiyaclarindan okursa Allah istedigini verir.
Bir düsmandan veya sultandan korktugu icin okursa,Allah onlarin serrinden korur ve Allah´in mahlukatindan gelecek olan tüm zarar ve eziyetleri kendisine ulasmaktan meneder.
Borclu olan okursa,Allah onu,borcunu ödemeye muvaffak kilar,hicbir kimseye muhtac olmaz.
Eger onu hasta olan yazan üzerinde tasirsa iyilesir.
Kadin tasirsa kocasi ona ikram eder.
Cinden,insden ve seytandan,sanci ve hastaliklardan emin olur.
Kayip ise ailesine sag,salim kavusur: Bu duayi okuyan icin cin, melek istigfard ederler.
Ömrü bereketli olur.
Kim bes defa bu duayi okursa Peygamber Aleyhisselami rüyasinda görür...



OKUNUŞU

Bismillahirrahmanirrahim

La ilahe illellahül melikül hakkul mübin.

La ilahe illellahül hakemül adlül metin.

Rabbüna ve rabbü abainel evvelin.

La ilahe illa ente sübhaneke inni küntü minez zalimin.

La ilahe illellahü vehdehu la serike leh,lehül mülkü ve lehül hamdü yuhyi ve yümitü ve hüve hayyül la yemutü ebeden biyedihil hayru veileyhil masiru ve hüve ala küllü sey´in kadir.

La ilahe illellahü sükran li ni´metih.

La ilahe illellahü ikaran bi rububiyyetih.

Ve sübhanellahi tenzihen li azametih..

Es´elükellahümme bi hakkismikel mektubi ala cenahi cibrile aleyke ya rab.

Ve bihakkismikel mektubi ala cenatubi ala cenahi cibrile aleyke ya rab.

Ve bihakkismikel mektubi ala cenahi mikaile aleyke ya rab.

Ve bihakkismikel mektubi ala cebheti israfile aleyke ya rab:

Ve bihakkismikel mektubi ala keffi azraile aleyke ya rab.

Ve bi hakkismikellezi semmeyte bihi münkeran ve nekiran aleyke ya rab.

Ve bihakkismike ve esrari ibadike aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi temme bihil islamü aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi telekkahü ademü lemma hebeta minel cenneti fe nadake fe lebbeyte düaehü aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi nadake bihi sitü aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi kavveyte bihi hameletel arsi aleyke ya rab.

Ve bihakkismikelmektubi fittevrati vel incili vezzeburi vel fürkani aleyke ya rab.

Ve bihakkismikeila münteha rahmetike ala ibadike aleyke ya rab.

Ve bihakki temami kelamike aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi nadake bihi ibrahimü fecealtennara aleyhi berden ve selamen aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi nadake bihi ismailü fe necceytehü minezzebhi aleyke ya rab.

Ve bihakkismikllezi nadake bihi hudü aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi deake bihi ya´kubü fe ra.dedte aleyhi basarahu yusufe aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi nadake bihi davüdü fe cealtehü halifeten fil ardi ve elente lehül hadide fi yedihi aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi deake bihi süleymanü fe a´taytehül mülke fil ardi aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi nadake bihi eyyubü fe necceytehu minel gammillezi kane fihi aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi nadake bihi isebnü meryeme fe ahyeyte lehül mevta aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi nadake bihi musa lemma hatabeke aletturi aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi nadetke bihi asiyetümraetü fir´avne fe razaktehel cennete aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi nadake bihi benu israfile lemma cavezulbahra aleyke ya rab.

Ve bihakkismikellezi nadake bihil hidiru lemma mesa alel mai aleyke ya rab.

Ve Bihakkismikellezi nadake bihi muhammedün sallallahü aleyhi ve selleme yevmel gari fe necceytehu aleyke ya rab.

Inneke entel kerimül kebiru.

Hasbünellahü ve ni´mel vekil.

Ve la havle ve la kuvvete illa billahil aliyyil azim.

Ve sallallahü ala seyyidina muhammedin ve ala alihi ve sahbihi vesellem



Kenzül Arş duası ANLAMI...

Tercümesi:

Melik (kral), Hakk, Mübin Allah'tan başka ilah yoktur. Hakem, Adl ve Metin Allah'tan başka ilah yoktur. Bizim ve eski atalarımızın Rabbidir. Senden başka İlah yoktur. Sen arınıksındır. Ben zalimlerden oldum. Allah'tan başka ilah yoktur. Onun ortağı yoktur. Yönetim onundur. Övgüler onun içindir. Diriltir ve öldürür. O diridir ve ebediyen ölmez. Hayır onun kontrolündedir, dönüş onadır. Ve O her şeye gücü yetendir. Ve onunla yardım isteriz. İyilik yapmaya, kötülükten kaçmaya güç kuvvet sadece yüce ve her şeyi bilen Allah'tandır.
Nimetlere şükür olarak, ondan başka ilah yoktur. Rabblığının ikrarı olarak, ondan başka ilah yoktur. Yüceliğini arındırmak için, Allah noksanlıklardan arınıktır.
Ey Allahım! Ya Rabbi! "Cebrail'in kanadında yazılı ismin hürmetine, Mikail'in kanadı üzerinde yazılı ismin hürmetine, İsrafil'in alnında yazılı ismin hürmetine, Azrail'in avucunda yazılı ismin hürmetine, ve senin verdiğin Münker ve Nekir ismi hürmetine, ve kullarının sendeki sırları hürmetine, İslam'ı kendisiyle tamamladığın ismin hürmetine, ve Adem'in senden öğrenip cennetten indirildiği zaman kendisiyle sana seslendiği ve senin de kabul ettiğin ismin hürmetine, Şit'in sana seslendiği ismin hürmetine, arşı taşıyan melekleri kendisyle güçlendirdiğin ismin hürmetine, Tevrat'ta, İncil'de, Zebur!da ve Furkan'da yazılı ismin hürmetine, kullarına rahmetini sonsuza kadar ulaştırdığın ismin hürmetine, sözlerin tamamı hürmetine, İbrahim ateşe atıldığında hangi isminle sana seslendi de ateş soğuk ve selamet olduysa işte o ismin hürmetine, İsmail kesilirken hangi isminle seslendi de onu kesilmekten kurtardıysan işte o ismin hürmetine, İshak hangi isminle sana yalvardı da sen onun ihtiyaçlarını karşıladıysan işte o ismin hürmetine, Hud hangi isminle sana seslendiyse işte o ismin hürmetine, Yakup sana hangi isminle dua etti de sen onun gözlerini ve çocuklarını ona geri verdiysen işte o ismin hürmetine, Davut hangi isminle sana seslendi de sen onu yeryüzüne halife yaptıysan ve demiri onun elinde yumuşattıysan işte o ismin hürmetine, Süleyman hangi isminle sana dua etti de sen onu yeryüzüne kral yaptıysan işte o ismin hürmetine, Eyyüb hangi isminle sana seslendi de sen onu içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtardıysan işte o ismin hürmetine, Meryem oğlu İsa hangi isminle sana seslenip de onunla ölüyü dirilttiysen işte o ismin hürmetine, Musa hangi isminle sana seslendi de sen ona Tur'da hitap ettiysen işte o ismin hürmetine Firavunun karısı Asiye sana hangi isminle seslendi de sen onu cennette rızıklandırdıysan işte o ismin hürmetine, israiloğulları sana hangi isminle seslendiler de denizi geçirdiysen işte o ismin hürmetine, Hızır hangi isminle seslendi de onu suda yürüttüysen işte o ismin hürmetine, Muhammed SAV sana mağarada hangi isminle seslendi de sen onu kurtardıysan işte o ismin hürmetine" senden istiyorum. Hiç şüphesiz sen cömertsin, büyüksün. Bize Allah yeter. O ne güzel vekildir. İyilik yapmaya da kötülükten kaçmaya da güç kuvvet sadece yüce ve büyük Allah'tandır. Allah efendimiz Muhammed'e, ailesine ve arkadaşlarına destek versin, güvenliklerini sağlasın! AMİN...

21 Aralık 2010 Salı

sosyal ağ


Afiş süper. film nedir bilemem ama bu afiş için film izlenir dedim.

Film güzeldi ve sıkılmadan izledimsede çok süperdi diyemiyorum.
Hani bir yemek yersiniz güzeldir ama bilemediğiniz eksiklikten tadını alamazsınız ya bu filmde öyleydi.

Alelade bir lisede geçmiş gibi havası vardı dünyaca ünlü harvard öğrencileri böylemi dedim. dahi denilen çocuk çok yavan geldi daha akıllı bir duruş sergileyebilirdi. Bazı sahneler atılıp basitleştirilirken bazı sahneler daha derin anlatılmalıymış.





Aslında filmin ilgi çeken yanı facebook nasıl çıkmış sorusunun cevabını barındırıyor olması. Başka türlü olsaydı ağır eleştiriler almıştı çoktan.
Ama filmde çok beğendiğim cümlelerde vardı:

Siteyi mail atarken " kime gönderdiğim önemli değil, asıl önemli olan onların kime göndereceği?"

Rektörün: "harvard öğrencileri iş aramaz iş kurar" bu filmden sonra oturup site kurasım geldi:) rahatlıkla seyredin diyeceğim film 10/7. iyi seyirler

anton çehov dan hikayeler



Bir iki hikayeden sonra devam edemedim. çok basitti yani basit derken ilk okul çocuğu içindi. 

bize yıllarca öğretilen hikayelerde giriş gelişme sonuç olur kuralı bu kitapta yok. bir hikayeye başlamış ama sonuç nerde bulamadım.

hikayelerin tek güzel tarafı betimlemesinin çok olması.

hayvan çiftliği

Masalımsı anlatımıyla hiç sıkmadan ilerleyen bir roman. 

Çok bilindik bir hikayed e ve sonunu da biliyorda olsa insan yinede okumaya devam ediyor. Şahsen bende öyle oldu. Konu itibariyle biraz siyaside olsa işleniş şeklinden dolayı her yaştan okuyucu okuyabilir. 

Sadece sonunu daha farklı bitirebilirmiş sanki bu kadar yeter deyip birden kesmiş gibi ama yinede kusur saymıyorum. tavsiye ederim.

1984 (bin dokuzyüz seksen dört)

Çok güzel bir kitaptı.

Genelde siyasi kitapları hiç sevmem fakat 1984 antatım şekliyle kendini okutturan kitaplardan.
 
Tele ekran gibi her dakika hareketinin izlendiği, ormanların bile mikrofonlarla dinlendiği ve özel casusların kol gezdiği bir ülke var. düşünmenin bile suç olduğu sıkı denetimli bir ülkede wilson ve julia isimli kişilerin bu sisteme karşı koymalarıyla gelişen olaylar.

anlatımı sıkmıyor, dili de güzel. tavsiye ederim

alice harikalar diyarında (alice in wonderland)



Tim burton hayal dünyası geniş ve hep masalımsı filmler çekmeyi seven bir yönetmen

Johhny deppt ise "en çok normal karakterleri canlandırırken zorlanıyorum" diyecek kadar sıradışı bir aktör.

Bu ikisi bir film yapıyorsa sizin yapmanız gereken sadece ayağınızı uzatıp play tuşuna basmaktır.

Alice harikalar diyarında çekildi denildiğinde beklentilerim çok büyüktü. ama maalesef beklediğimi bulamadım.
Netice bilindik bir hikaye. bu anlamda çok bir şey beklemiyordum. fakat ne bileyim belki daha farklı bir efekt yada daha iyi oyunculuk... olmadı ve çok üzülerek 10/6 veriyorum



fragman çok şirin:


salt

Klasik bir senaryoydu. aksiyon sahnelerini Türk filminde görseniz "ne saçma ya" dersiniz amerikan filminde 8  oluyor puanı.

Angelia jolie köprüden atlıyor..arabadan arabaya atlıyor....helikopterden atlıyor....asansör boşluğunda duvardan duvara atlıyor...araba arkada bu önde ondan hızlı koşuyor....ve bizde bayılarak izledik. malkoçoğlunun aynısıydı.

Filmdeki senaryo: aksiyon olsun diye bir hırsızın ev sahibesini uyandırmasına benziyor. öyle gerksizdi ki. Filmle ilgili güzel birşeyler söylemekte istiyorum ???? yok bulamadım. 

izlerken sıkmıyor çokda eğlendirmiyor.....10/6

15 Aralık 2010 Çarşamba

the signs (işaretler)


Yine aradığımı bulamadığım bir film maalesef.

işaretler de aslında bir baba ve çocukları arasındaki ilişkiyi işleniyor fakat araya uzaylılarıda eklemişler :)

tamam kabul ediyorum bir uzaylı filmi olsada mantıksız çok şey vardı. Karısının kaza yeri görüntüsü "korkunç bir film 3" de işlenecek kadar komikti.

bodrum kattaki fenerli sahneler, doğum günü partisindeki uzay görüntüsü falan iyiydi ama filmi kurtaramamıştı. Neyseki filmin sonu hiç olmasa biraz güzel bitti. 10/5

10 Aralık 2010 Cuma

into the wild ( yabana doğru)

"İnto the wild"   bir doğaya yolculuk filmi.  Ne zaman filme genel baksam dere tepe yürüyen birini gördüğümden haftalarca beklettim. Puanını  8 görünce  ani bir kararla taktım ve izlemeye başladım.


Hayatımızın muhakkak bir anında  lanet olsun deyip herşeyinizi geride bırakarak kapıyı vurup çıkmayı hayal etmişsinizdir. Ama sadece hayal etmiş ama hiç bir zaman bunu yapacak cesaretiniz olmamıştır. Tatile bile çıkmadan haftalarca plan yapıp sonra boşver bu sene olmasada olur diyerek vazgeçmişsinizdir.

İşte bu filmdeki  bir genç, sizin cesaret edemediğiniz bu işi  sizin yerinize yapıyor. Bir gün kalkıyor kredi kartlarını kırıyor,  telefonunu bırakıyor, parasını bir kuruma bağışlıyor ve habersiz çıkıp gidiyor.. arabasını yolda bırakıyor elindeki iki kuruşu da yolda yakıyor ve devam ediyor... nereye mi?  Alaska' ya.


 Aslında yorum yapmak istediğim çok sahne var ki çoğuda sonuyla ilgili. Ama yazmayacağım.  Film yorumlarını okumadan seyrettiğim için harika oldu. Çünkü çoğu kişi  filmin sonunu yazmış olduğundan bütün büyü bozuluyor. Sakın filmi araştırıp seyretmeyin. Filmden sonra zaten araştıracaksınız.

filmden kalanlar:
1- Müzikleri çok güzel
2 - Alexander süperberduş ismi çok yaratıcı
3- En son sahnede donup kalacak ve inanamayıp birazcık geriye sarıp "vay be!" diyeceksiniz ( tabi bu şoku film hakkında yorum okumayıp seyredenler yaşayacak)
4-Filmden sonra alaska da neresiymiş dediğim film ?
5-Filmin yorumlarını itüsozluk.com dan okumanızı tavsiye ederim. çok komikleri var. burada yazamadım :)




 resimler




















ve fragman

7 Kasım 2010 Pazar

fareler ve insanlar



Lost dizisindeki konuşmalarda geçtiği için merakla aldığım bir kitaptı. çok beğendim.


İnce bir kitap olsada çok şey anlatmış. . her bir karakter ayrı güzeldi özellikle patronun eşinin konuşmalarına çok güldüm. bir satırda gülerken ikinci satırda çok üzebilecek tarzda bir kitap...sadece sonunu farklı beklerdim. beklediğimden daha acelece bitirilmiş geldi. herkese tavsiye ederim

OLASILIKSIZ

Bir arkadaşımın israrla oku diyerek verdiği bir kitaptı. kapaktan bakınca  sanki bilimsel bir kitapmış gibi duruyor  ama çok güzel sürükleyici bir roman.


Kumarbaz,  bilim adamı ve bir ajanın hayatlarının nasıl birleştiğini anlatan enteresan bir hikaye.

Önce bir kumarbazın kumar masasında başlayan bir hikayesiyle başlıyor  roman.  Sonra 2. bölümde bir ajanın hayatından kesitler veriliyor. 3. bölümde ise bir bilim adamının labarotuvardaki deneylerine yer verilince " ne oluyor ya?" dedim "alakasız konulardan bahsetmişler" derken işte roman o noktada başlıyor.  sonraki  bölümlerde bu 3 kişi bir araya geliyor ki şaşırıyorsunuz.

bir hikaye 3 koldan anlatılıyor.  Bu kitabı benim için önemli yapan 1.si uzun dönemli kitap okumama  alışkanlığımı bununla bozdum.  2. si  Adam Fawer bundan önceki senelerde Beylikdüzünde kitap fuarı için Türkiye ye gelmişti. Orada bir röportajını  dinledim.
Olasılıksız kitabını neden yazdığını anlatıyordu. Küçükken  rahatsızlık sonucu ameliyat olunca hastanede gözleri bağlı kalmış ve o zamanlar gelip ona kitap okuyorlarmış. kendi kendine şöyle demiş" bu kitaplar bana arkadaş nasıl olduysa bende bir kitap yazayım benim kitabımda başkalarının hayatlarına renk getirsin"

Herkes kitap yazabilir ama yazılan kitabı özel kılan özelliklerden biri yazarın ne için yazdığıdır.
Herkese tavsiye ederim.

6 Kasım 2010 Cumartesi

adsız çocuk

Tesadüfen elime geçti bir göz atıyım diyerek elime aldım. akşama kitap bitmişti. inanılmaz bir hikaye. yazar aynı zamanda kitabında kahramanı. kahraman diyorum böyle bir ailede yaşayabildiği için.




içimde annesine karşı hala bir öfke var.çok akıcı sıkmayan bir anlatımı vardı. okuyalı 7 yıl kadar bir şey olmuştur ben hala bu çocuğa yapılanlar için tek bir soru soruyorum.: annesi çocuğuna neden böyle davrandı?



fakat bu kitap alacakaranlık gibi seri halinde 3 kitaptan oluşuyor diğerlerini okuyamadım ama almak istediğim kitapların başında.



eğer fırsatınız varsa 3 ünü beraber alın çünkü hikaye yarım kalıyor. şiddetle tavsiye ederim...

tutulma

İnsanın gidip biraz bellayı hırpalayası geliyor. çok inatçı. edward gibi biri aldatılırmı ya..gerçektende "tutulma" isminin hakkını veren bir konuyla yazılmış.

İlk 2 kitaba göre konu bakımından hareketli fakat bazı efsane anlatımları biraz sıkıyor.



yinede tavsiye ederim

Zar adam

kitabın üstünde " hayatınızı değiştirecek" yazıyor.. evet hayatımı değiştirdi bundan sonra yorumları okuyup kitap alıcam.




psikitrist var bir anda kendini kaybediyor zar oyunu adı altında yapmadığı iş kalmıyor suç üstüne suç işliyor. ilginç tarafı en umutsuz hastaları bile iyileşiyor. seri katil bile artık kimseyi öldürmemeye karar verirken bu adam öldürmeye başlıyor.



yazım dili akıcı olsada, içerik gençler için sakıncalı. (açık sahneleri ayrıntılı yazmış). başka seçenekleriniz varsa onlara bakın derim. beğenmedim 10/4

aldatma

Aslında kitabı tam olarak okumuş değilim. 10-15 sayfa kadar belki.  Kendimi tam olarak veremediğim romandan biri.
Konusu güzeldi.eşinin ani kaybolmasıyla başlayan bir hikayesi vardı.

Kitabı bıraktıktan sonra ertesi gün aldığınızda nerde kaldığınızı tam olarak anımsayamıyorsunuz.
içindeki sahneler geçekten güzel ama anlatımı kötü olduğu için onuda kavramakta zorlanıyor insan.




şafak vakti

Tutulmadan sonra olayların tamamen yerine oturduğu ve nihayet ne zaman evlenecekler derken evlenerek bizi mutlu eden bir konusu vardı.

beğendim ama voltirinin gelmesi konusu haddinden fazla uzatılmış ama sonu yine çok güzel bağlandığı için güzel bitti .

son sayfayı okuduğunuzda çok ilginç birşeyle karşılaşacaksınız bu şekildede bitebilir ama bazı konulara açık kapı bırakmış devam kitabı gelebilir. ama bence farklı birşey yazmalı artık. aldığınıza değecek bence .....iyi okumalar

ÇIRAK

Cerrah kadar güzel bir kitaptı.

cerrahta katilin konuşma kısımları çırakta çok azdı o açıdan biraz eksik buldum. rizolli (polis) hayatına çok fazla yer verilmiş.

cerrahı okuyanların çırağıda okumasını tavsiye ederim. belki süper değildi ama güzeldi


AÇLIK OYUNLARI

"survivor" yarışmasının ve "gladyatör" fillminin karışımı bir kitap.




konusu: 20 tane 15 yaşlarındaki çocukları bir ormana bırakıp tek kişi kalana kadar birbirlerine öldüttürüyorlar. ormanda geçen kedi fare kovalamacası gibi bir hikaye.



İlk elime aldığımda hayal kırıklığı oldu. ilk bölüm çok sıkıcıydı nerdeyse tam bırakmayı düşündüğüm bir evrede 2. bölüme başladım. kitap bu noktada hareketlenmeye başladı.

iyiki bırakmamışım dedim ve 1 saat önce bitirdim.



güzeldi fakat yinede çok beklentiyle okuduğumdan belki çok sevmişte değilim. aman aman süper bir hikaye değil, anlatımı çoğu kişinin yazdığı gibi sade ve anlaşılır.



puan verirsem 10 üzerinden 7


PORTOBELLO CADISI

Simyacıdan sonra hevesle okumaya başladım ama hayal kırıklığı oldu.


romanın ilk sayfaları süperdi ama sonrasında konu çok dağılmaya başladı ortalarından sonra atlayarak okumak zorunda kaldım.

yazım üslübu güzel, dile hakim bir yazar ama hikaye kötüydü. yoksa hikayeyi başkalarından anlatma fikri güzelde olsa athena adlı kızın basit hayatını süsleyerek vermek kötü olmuş. bunu şöyle düşünün: tek katlı bir evi göktelenmiş gibi anlatmak nasılsa athenada öyle anlatılmış işte.



sıkı aynasızlar

Yorumlar çok tezat. kimisi filme bayılmış kimisi de nefret etmiş. böyle durumlardan hiç hoşlanmıyorum. filmi elime birkaç kere aldım bıraktım sonundada taktım seyrettim.


Film ingilterenin en başarılı polisinin bir köye tayin edilmesiyle başından geçen komik olayları anlatıyor.

filmin ilk yarısı süperdi. kolay gülen biri değilimdi ama bu filmde güzel espiriler vardı. fakat yarıyı geçtikten sonra senaryo tamamen çocuk filmine döndü basitleşti.


neticede hoş vakit geçirmek için güzel tavsiye edebileceğim bir film.ama çok birşey beklemeyin. başroldeki polis kaliteli bir oyuncuydu beğendim. 10/7

inception





inception çok güzel bir film fakat bir başyapıt demek biraz abartılı oluyor. beyazperdede nerdeyse 10 filmin 8 i başyapıt olarak değerlendiriliyor. Başyapıt olması için öyle bir film yaparsın ki kendi zamanında çığır açar, senden sonra torunların bile seyrederken güzel filmmiş der işte o başyapıttır:


mesela terminatör. (özellikle terminatör 2), kuzuların sesssizliği(ve serisi),julassic park, şeytan, testerenin ilk filmi, matrix, çığlık...liste uzatılabilir.


imdb listesinede çok güvenmesemde tamamen göz ardı da etmiyorum. fakat çoğu kişi ortaki puan yüksekse o filmi beğenmek zorunda hissediyor kendini. bu durum kral çıplak olduğu halde susmak demektir.

tutulma

bütün kitaplarını okudum, tutulmada dahil bütün filmlerini de izlemiş biri olarak:


kitapları ve filmleri ayrı katagoride değerlendirmek çok zor. çünkü filmi seyretmeye başladığınız anda kitapta gözünüzün önüne geliyor. filmin yönetmenine diyeceğim yok ama senaristi berbat.


hikaye aslında çok güzel ama önemli birçok noktasını atlayarak çektiklerinden kitabını okumamış kişiler nefret edecektir. kitabı okuyanlar ise içeriğini bildiğinden eksiklikleri görüp kızacaklar.



neticede her iki grubuda memnun etmeyen bir film çıkacak ortaya.sıralama yapacaksam 1 alacakaranlık, 2 tutulma, 3 yeniay olurdu.



bu filmle ilgili fikrim 5 puanını görünce yeniaydan kötü dedim ama daha iyiydi. makyajlar çok abartılıydı. fazla beyazdı ve una batmış gibilerdi. edwardın yakışıklı rosaile çok güzel olması gerekirken her filmde daha çirkinleşiyorlar. hele o kıpkırmızı lensler yokmu.filmi batırmış olsalarda yinede sevdim 10/7

1 Kasım 2010 Pazartesi

ELVEDA GÜLSARİ

"Elveda gülsari" şimdiye kadar okuduğum kitaplar arasında en ilginç olanı.




Tanabay isimli kırgız bir genç, tay olan bir gülsari ata bakıyor ve hikaye burdan başlayarak ikisininde yaşlanmasını anlatıyor. bütün kitap atın etrafında dönüyor olsada birazda o gencin ata bakışı ve kendinden birşeyler bulmasını konu alıyor.


Konu çok çeşitli değil bu yüzden ilerledikçe sıkıyor.

Fakat kitabı benim için değerli kılan kitaptaki anlatım zenginliği. ne kadar özdeyiş, atasözü, deyim..vs edebi ne varsa anlatımın içinde mevcut. Birçok romanın yanında Türkçenin çok güzel kullanıldığı bir kitap.



Cengiz aytmatov 'un okuduğum ilk kitabıydı. Bir sonraki kitabını tereddütsüz alacağım bir yazar.

Konu bakımından çok değil ama anlatım olarak herkese tavsiye ederim

28 Ekim 2010 Perşembe

mysterious skin (tenin gizemi)

Filmi inception daki joseph gordon için seyretmiştim. daha genç yaşta bu kadar cüretkar bir filmde oynamış olması çok şaşıtıcı.

filmde beyzbol koçu tarafından tacize uğramış çocukların hayatından kesit verilmiş. önceki ve sonraki olmak üzere hayatlarının nasıl değiştiğini göstermiş. Tacizle beraber bir çocuğun hayatının nasıl mahvolduğunu anlatılan bu filmde 2 çocuktan  biri herşeyi bilirken diğeri hafıza kaybına uğruyor.

eşcinselliği anlatırken nerdeyse filmin tamamı cinsellik ve şiddet içeriyor.(+18)

genel itibariyle çarpıcı ama rahatsız edici bir film.

25 Ağustos 2010 Çarşamba

law abidining citizen (adalet peşinde)

herkesin beğenmiş olmasının aksine bence hayal kırıklığıydı.


Çünkü öncelikle özgün bir senaryo yok.

her filmde olan patlama sahneleri



testere gibi mühendis, yedi filmindeki gibi psikopat, zor ölüm filmininin nerdeyse tıpatıp benzeri gibi "dediğimi yap yoksa.." şeklindeki konuşmalar......



filmin güzel yanı baş sahneleri.

avukatın katille anlaşması gerçekten sinir bozucu. bu adam ne yapsa yeridir diyorsunuz. filmin ortalarına doğru o öldürdükçe iyi yaptın dense de sonradan azıtıyor bu kadar da olmaz ki deniyor.

bir kişinin herşeyi böyle hesaplaması imkansız.sayısız tezatlıklar var. saymayacağım hepsini.

Kısaca güzel başladı kötü bitti. seyredilebilir 10/5

AFTER. LİFE (DİRİLİŞ)

afişteki yazı: "eğer zaten ölmüşsen kendini nasıl korursun"

Film çok ilginç bir senaryoya sahip. sıradanlıktan sıkıldıysanız güzel gelecektir.


Film başladığı andan itibaren hep bir soru işaretleri var.gerilim yada korku değil. Filmin sonuna kadar hep bir merak ve şüphe içinde seyrediyorsunuz. filmi güzel yapan sadece bu. ben meraklı biri olduğumdan dikkat kesildim tabi.



Konusu şöyle: bir kız kaza geçiriyor gözünü açtığında cenaze işlerindeki adam bunu cenazeye hazırlıyor buluyor..kız diyor ben ölmedim..adam diyor ki ben ölülerle konuşabiliyorum sen öldün..kız cenaze evinden kaçmaya çalışıyor, adam emanet cesede sahip çıkmaya....



cenaze işlerindeki adamın oyunculuğu çok güzeldi kızın yerine de başka biri oynayabilirmiş ama tipi gerçekten cesedi andırıyordu ki fena değildi.filmde kovalamaca ve boğuşma sahneleri olsaymış film çok süpermiş ama daha sakin bir film olmuş


afişteki yazı:"yaşam bir semptomdur,ölüm ise çare"

ben beğendim. fakat çok fazla çıplaklık unsuru var. Yaşı küçükleri yanınıza almayın.10/7

11 Ağustos 2010 Çarşamba

BAŞLANGIÇ




5 arkadaş gittik sinemaya iki kişi bayıldık filme, biri uyumuş göremedim, diğerinin de çıkışta sorduğu sorudan hiç birşey anlamadığını tesbit ettik :)


 
yani bu demek oluyor ki filmlerde aslında kişinin zevkine, yaşına, kültürüne göre beğeniliyor yada beğenilmiyor.Bu sebeple filmin güzel oluşu birazda göreceli bir kavram. herkesin fikrine saygı duymak gerekiyor.

Filme gelince çok komplike bir senaryo bekliyordum ama aslında çok karmaşık sayılmaz. momento bu filme göre daha karışıktı bence. dikkatli seyredince anlaşılıyor.



biraz matrix i andırdığından çok özgün bir senaryo diyemesemde "taklit edilmiş" diyenlere de kesinlikle katılmıyorum. çünkü çok büyük haksızlık olur.

bazı yorumlarda "mantıksızlık var" denmiş en komiğide bu yorumdu. süpermen e neden uçuyor? dersen yada harry potter büyülerinde mantık ararsan hiç bilim kurgu seyretmemelisiniz."yüzüklerin efendisinde bir küçük yüzüğün derdine düştüler" derler böyle düşünenler


Neticede çok güzel bir film. sonunu iyi anlamak için ilk 20 dk sını çok iyi izlemek gerekiyor herşey "Başlangıç" ta.

ilginç senaryo, kaliteli oyunculuk, verdiğim paraya deydi diyebileceğim bir film 10/9


                                                                              



iyi seyirler

27 Temmuz 2010 Salı

EKSPRES KASA

Morgan freeman hatrına  seyrettiğim bir filmdi.

Bir adam markete girer,    express kasadaki kızla sohbet eder, 10 dakika içinde bir bakmışsın  dost olmuşlar. Kız adama yardım eder. adamda kıza.     bütün film kasa önü ve arabadaki sohbetlerle geçiyor.

Kız benzinlikteki tualette bir tşört değiştirip sürme çekiyor. o zaman içinde adam dışarıda bütün benzinlikteki elemanlarla konuşuyor 3 araba yıkıyor kız hala bir tşört giyecek. (!)  Sinir oldum

Filmin orjinal adı "10 items or less "  yani "10 parça yada daha azı ". bizim dilimzde ekspres kasa.

Ne senaryo ne oyunculuk ne mekan ne komedi ne macera nede başka birşey.........Gereksiz bir filmdi 87 dakika boşsanız seyredilebilir çok birşey beklememek gerek.

İyi bir amaçla yapılmış ama başarılamamış bir film 10/4

TRAİNSPOTTİNG

bir grup gencin uyuşturucu kullamalarıyla gelişen açık saçık taşkın hayatlarını anlatıyor.

film yapımcıları bu durumu anlatmak için ellerinden gelen bütün cüretkar sahnelere yer vermişler.Eleştirmiyorum çünkü böyle filmler böyle çekilir. sadece ailece izlenmez, mümkünse tek.


Hemen hemen herkes diğer "requirem for a dream","basketbol güncesiyle" karşılaştırmış.Benim fikrim tabiki basketbol güncesi daha çarpıcı bir filmdi. uyuşturucunun insana ne yaptırdığını anlatıyordu

trainspottingde sanki uyuşturucuyu biraz özendiriyor bile. filmde anlatılan daha çok uyuşturucuyu bırakmak isteyen kişinin her halükarda eski arkadaş çevresiyle kesinlikle görüşmemesi olduğu.


requirem for a dream ise gerçekten sıradışı bir filmdi ama adamı öyle boğuyordu ki film boyunca uyuşturucu kullanmış gibi oluyor film bittiğinde ise uyuşturucuyu bırakmış gibi oluyorsun.

sıralama yapmam gerekirse 1-basketbol güncesi,
 2 trainspotting
3 requirem for a dream olurdu,

1 Temmuz 2010 Perşembe

30 gün 30 gece

Bildiğimiz bir senaryo   "vampirler kovalar insanlar kaçar"

"30 gün gece"  de böyle  temada bir film. Neden isminin 30 gün gece denmiş derseniz ? Aslında bende seyretmeden bunu merak etmiştim. söyleyim:
olay kutuplarda bir kasabada geçiyor ve kutuplarda 6 ay gündüz ay gece yaşanır. İşte 6 ay gecenin  sonlanmasına 30 gün kala vampirler kasabaya geliyor.  Kasaba sakinlerinin vampirlerden kurtulması için güneşin doğması gerekiyor.  Asıl soru:  bu 30 günde kimler hayatta kalabilecek?

Filmin  en güzel ve herkesçe dikkat çeken yönü vampirlerdeki makyajlar. gerçekten çok inandırıcı ve güzel olmuş. sadece yüzlerindeki ifadeye bile ürperebilirsiniz.

Korku filmi değil bence ama güzel bir macera filmi. tavsiye ederim

İP MAN

"İp man"  bir biyografi filmi.
Yıllar önce çinde yaşamış ünlü bir kung-fu hocası ve
dünyada herkesçe bilinen " bruce lee" ninde  gerçek öğretmenidir İp man.

Klasik çin filmlerinde bolca dövüş sahnesi olur. Ama bu filmde daha çok İp man adlı kişinin karakteristlik özellikleri ön planda. Dövüş sahelerindede uçan (!) kişiler de yok,   sadece kungfu dövüş sahneleri var. Bu filmin kalitesini ortaya koyuyor

Filmin sonu itibariylede herkesin seveceği bir son. Birçok önemli sinema sitesinde hatrı sayılır bir hayran kitlesi de var bence hakediyorda.

Sonuç itibariyle birazcık doğu sporlarını seviyorsanız filmi kaçırmayın.

14 Haziran 2010 Pazartesi

BASKI "ONE HOUR PHOTO"

            Bir fotoğrafçıda çalışan yalnız bir adamın, fotoğraflarını tab ettiği bir aileyi kendi ailesi gibi görmesini anlatıyor. Aslında iyi niyetli başlayan ilgi sonrasında biraz çığrından çıkacak.

           Gerilim yok, komedi yok, hareket yok, farklı başlasada aslında çok ilginç bir senaryoda yok.


            Robin williams filmleri  genelde duygusal ve mesaj vericidir.Yine öyle olmuş:
Film yalnız bir insanın iç dünyasının nasıl olduğunu anlatıyor.

             İnsan seyrederken gidip onunla arkadaş olası geliyor. Acaba çevremizde böyle kişiler var mı? yada Ben olsaydım ne yapardım gibi empatik sorular sorduruyor insana.


             Kesinlikle seyredilmeli. ama 2. kez de seyredilir mi derseniz bence HAYIR

                                                                                                                                                                                         

6 Haziran 2010 Pazar

zombieland


Zombiler diğer bir değişle "yaşayan ölüler"  yaklaşık 20 yıl öncesinde korku filmlerinin vazgeçilmez unsurlarından biriydi. Zaman içerisindede aynı şekilde "ölümcül deney" gibi günümüz sinemasındada kullanıldılar. Fakat  zombi=korku ikilemesi "ZOMBİELAND" filmiyle neredeyse yıkılmış durumda.


Cd yi takarken bu filme biraz ön yargılıydım açıkçası. Filmin fragmanına baktığınızda ağzından kan fışkıran bir grup zombinin komik olacağını hiç düşünemezdim tabi.

Filmin konusuna gelince:
dünya zombilerin tehdidi altındayken bir grup insanın onlarla olan mücadelesini anlatıyor. Kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan 4 kişinin bir araya gelmesiyle başlarından geçen yarı korku yarı komik hikayesi. Filmin ilginç yanı hem korku hem romantik hem de komik olması. Bu nasıl oluyor diyorsanız sanırım cevap bende değil. Filmi seyretmelisiniz

Gerçekten keyifli bir film tavsiye ederim. Çok bir beklentiyle seyretmezseniz  daha iyi olacaktır. 10/8
İYİ SEYİRLER